Fenerbahçe ve Trabzonspor kulüpleri, 3 Temmuz’un 10. yıl periyodunda resmi internet sitelerinden açıklama yayınladılar.

İşte Fenerbahçe ve Trabzonspor’un açıklamaları;

FENERBAHÇE

Bugün, günlerden tekrar 3 Temmuz…

Fenerbahçe’nin, Cumhuriyet tarihinin en kirli, en hain, devletin tüm kademelerini cebren ve hile ile ele geçirmiş bir terör örgütünün saldırısına uğramasının üzerinden tam 10 yıl geçti.

Bu hainlerin hesap etmediği şey Fenerbahçe’nin, Ata’sının gençliğe hitabesinde emrettiği “Bir gün göreve atılmak mecburiyetinde kalırsan içinde bulunduğu vaziyet ve imkânı düşünmeyeceksin” talimatına kalben bağlı olduğuydu!

Fenerbahçe Spor Kulübü, binlerce sportmeni, milyonlarca taraftarıyla;

Lideri, topluluğu, yöneticisi, atletiyle 3 bin 650 gün, 87 bin 600 saat evvel direnişi başlattı, hainlere karşı sarı-lacivert bir duvar ördü!

FETÖ’nün organize ettiği bu kumpasa karşı ‘bu şike davası değil!’ diye haykırıp 7’den 70’e tüm gücümüzle uğraş verirken Fenerbahçe yapayalnızdı!

Medya eliyle her gün yeni bir iftiraya uğradık, toplum nezdinde Fenerbahçe’nin onurlu duruşunu kendileri üzere iki paralık etmeye çalıştılar.

TV programları FETÖ tetikçiliği yapan, futboldan bihaber kelamda spor yorumcularıyla doldu.

Bu rol sahipleri sonraki yıllarda kendilerine yakışan bir duruşsuzlukla geri adım atsalar da tertemiz Fenerbahçemize attıkları iftiralar, yaktıkları canlar, ağlattıkları çocuklar unutulmadı, BİZ UNUTMAYACAĞIZ!

Fenerbahçe, 3 Temmuz sabah saat 06.00 sularında uyandığı noktadan bir adım geri atmadı, bir an vazgeçmedi, asla durmadı, hiçbir vakit susmadı…

Karşısına polis, hâkim, savcı rolünde çıkan FETÖ mensupları ise bugün yerle yeksan oldular!

10 yıllık gayret sonunda FETÖ yenildi, Fenerbahçe daha da bütün oldu!

Herkes, her şey yer değiştirdi, Fenerbahçe daima birinci gün durduğu yerde İNANÇLA kaldı.

Hainler, sarı-lacivert duvara çarptı, darmadağın oldu; adalete yakılan fenerin ateşinde kül oldular.

O gün, o kumpası planlayıp hayata geçirenler, bugün ya mahpusta ya da kaçacak yer arıyorlar.

Operasyon ‘3-4 ay konuşulur, unutulur’ sananlar bugün tarihin kirli sayfalarına gömüldüler!

Bu isimlerin hepsi tüm Fenerbahçelilerin hafızalarında, çamurla eşleşecek halde, kazınmamak üzere yer etti.

Bu bireylerden tek tek hesap sorulana kadar GAYRETİMİZ BİTMEYECEK!

Hain kumpasın 10. yıl dönümünde,

Kadronla, taraftarınla, değerlerinle;

Kökleri toprağın en güçlü ve en naif yanı,

Umut, inanç, gurur saçan kısımları yarınların feneri olan renklerinle;

FENERBAHÇE SEN ÇOK YAŞA!

TRABZONSPOR

Tam olarak 3.650 gün

Trabzonspor’a karşı 3 Temmuz’da dünya tarihinin en büyük şikesi yapıldı. Onbinlerce sayfa dokümana, imaj ve telefon kayıtlarına karşın üzeri kapatıldı!

Pekala 10 yılda ne oldu?

Ne savcılık etabındaki sözlerinde ne de yargılandıkları mahkemede önlerine konulan manzaraları, yer tespit tutanaklarını, ses kayıtlarını inkar etmediler. Elhasıl şike dokümanlarını inkar etmediler. Ortalarındaki telefon konuşma kayıtlarında geçen ekilen tarlaları. Atılan çift dikişleri. Din adamlarından alınan onayları. Elden teslim edilen paraları. Küçük mini otomobilleri. Patates çizgileri. CEO’ları! Hiçbirini inkar edemediler!

UEFA şikeyi tescilledi, men yediler. CAS’a gittiler. “Türkiye’de ceza yargılaması devam ediyor. Onun sonucunu bekleyelim” biçimindeki itirazlarını CAS, çok sert bir kararla reddetti. Zira sportif disiplin yargılaması ile ceza yargılaması birbirinden büsbütün farklıydı. Fakat bu red kararını kendi topluluklarından sır üzere sakladılar. Gerçekleri dün olduğu üzere bugün de bütün dünyaya Trabzonspor duyuracaktı!

CAS’ın 2010-2011 dönemine yönelik 2014 yılında verdiği 2013 A/3256 sayılı gerekçeli kararının 267. paragrafı:

“CAS, şike yapıldığı tespit edilmiş 5 maç ile ilgili olarak kendi değerlendirmesini yapmış ve Türk Yargıtay’ı tüm bireyleri aklasa dahi bu durum CAS’ın vereceği kararı etkilemeyecektir.”

SON KARAR

Husus 580: G- CAS, davanın aslının Fenerbahçe’ye disiplin yaptırımı uygulaması gerektiğine karar vermiştir.

H- CAS, Fenerbahçe’nin UEFA karşılaşmalarından iki yıl mühlet ile men edilmesine karar vermiştir.

Tabi ki bununla yetinmediler. Kendi şikelerinin yanına Trabzonspor’u da eklemek istediler. Bugün kelamda “kumpas, geçersiz delil” dedikleri belgeyi UEFA’ya götürüp “Trabzonspor da şike yaptı” dediler. UEFA anında bu başvuruyu reddetti ve “Trabzonspor temiz” dedi!

Tüm bu süreçler devam ederken Avrupa’da “şikeci” olarak tarihe geçenlerin listesini UEFA resmi sitesinden dört yıl evvel de bu biçimde duyuruyordu!

Bugün yine yargılama kararı hakkında dahi “şike” yapıyorlar! Düne kadar konuk ettikleri, konuk oldukları, tesislerinde forma giydirip maç yaptıkları ve hatta kulübe üye yaptıkları FETÖ’cüleri unutup artık birebir şahısların kendilerine “Kumpas” kurduklarını argüman ediyorlar! Kanıtlara “sahte” diyemiyorlar, “biz yapmadık, biz konuşmadık” diyemiyorlar “Bu kanıtları kullanamazsınız” diyorlar!

Trabzonspor’un şampiyonluğunu organize formda çalanlar şunu unutmasın ki; dünya tarihinin en büyük şikesi olan 3 Temmuz futbolumuzun kara lekesi olarak yerini muhafazaya devam edecektir!

Hürriyet